Yerel seçimlerin ardından CHP Genel Merkezinin çalışmaları kapsamında milletvekillerinden oluşan heyeti Bayburt’ta ağırladıklarını ve Bayburt’un sorunlarının vatandaşlarla görüşerek tespiti noktasında çalışma başlattıklarını kaydeden Kaldırımoğlu, CHP’nin Bayburt’u hak ettiği noktaya getirmek için çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi.
Kaldırımoğlu, Bayburt’ta denetimsiz bir devlet yapılanması olduğunu ifade ederek, “AK Parti döneminde Bayburt’ta sokak devleti yönetir hale geldi. Bunu inşallah aşacak bu toplum” dedi.
AK Parti’nin Ekim ayı il danışma toplantısında Hacı Ali Polat’ın kendisine yönelik sözlerine de cevap veren Kaldırımoğlu, “Milli Eğitim Müdürlüğünün eğitim-öğretim yılı açılışına tek katılan il başkanı bendim. Tesettürlü bir hanımefendinin sunumuyla gerçekleşen çok güzel bir programdı. Program devam ederken peçeli bir kaç hanımın okula doğru girdiğini görünce Milli Eğitim Müdür Yardımcısına yarı şaka yarı ciddi olarak, ‘Müdürüm eğitim camiasının kılık kıyafet şekli mi değişmeye başladı, hayırdır’ dedim. Bu arkadaşımız bunu gidip AK Parti İl Başkanına ulaştırdı. O da basında ismimi de kullanarak CHP’ye cevap verdi. Bu arkadaşa örtünme yasasının CHP’nin desteğiyle geçtiğini hatırlatıyorum. Biz inançlı, imanlı insanlarız. Benim adımı kullanarak toplumda karşılık bulacaksa, yanlış adama oynuyor. Hanımefendi eşiyle benim evime gelirse kendisi, nasıl bir yaşamım olduğunu görür. Ben din eğitimi almış bir kişiyim. Kuran-ı Kerim’de Nur Süresi ve Azhap Süresinde, ‘Kendiliğinden görünen yerleriniz müstesna, başörtülerinizi yakalarınızın üzerine alın’ diyor. Cenab-ı Allah sadece gözleriniz görünecek şekilde, bizim geleneğimizde olmayan şekliyle örtünün demiyor. Bunu saptırmaya, siyasallaştırmaya gerek yok. Buna sığınmaya da gerek yok. Kadına seçme seçilme hakkı veren siyasi partiyiz. Ben bu arkadaşımın görev yaptığı zamandaki eksiklikleri ile bir geçmiş hesaplama yapmasını dilerim. Bayburt onun döneminden çok memnun değil. Yaptıkları ve kullandıkları kaynaklar ortada. Onlarla meşgul olsun. Böyle ucuz, temeli ve doğruluğu olmayan, topluma bir şey katmayacak başlıklarla suni tartışmalarla kimse bir yere varamaz. İnanç boyutunda siyaset yapacaksa da bizim kutsal kitabımız, peygamberimiz bellidir. Bu kutsal kitapla alay eden bir kişiyi kendi iktidarı bakan ve hariciyeci yapmıştır. Seçim çalışmalarında bir bakanın 'AK Parti’ye vereceğiniz oylar mahşerde sizin berat belgeniz olacaktır' demesine cevap versin. Bunlarla ilgili görüşlerini açıklasın. Bu ilmin eğitimini almış, bunlarla ilgili cevap versin. Biz birbirimizi tanırız, benim üzerimden bunları söylemesi tutmaz. İyi bilsin ki sabah güneşi bu yaşıma kadar yüzde 1 diyecek kadar az üzerimize doğmuştur. O konuşacağı, çamur atacağı zaman karşı tarafı iyi tanısın, iyi bilsin” dedi.
Kaldırımoğlu, Barış Pınarı Harekatı ile ilgili de konuşarak, “Biz ordumuzun, askerimizin her zaman yanındayız. Biz asker bir milletiz. Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi, ‘Bağımsızlık ve özgürlük bizim karakterimizdir.’ Bizi kimse kendi emperyal çıkarları ve ayak oyunları ile özel menfaatlerine malzeme edemez. Ülkemizin ulusal birlik ve beraberliği söz konusu olduğu zaman biz siyaseti bir tarafa bırakır, ülkemize sahip çıkarız. Barış Pınarı Harekatı’ndaki askerlerimizin ayağına taş değmesin” diye konuştu.
AK Parti İl Başkanı Hacı Ali Polat ne söylemişti?
Öte yandan AK Parti Ekim Ayı İl Danışma Meclisi toplantısında CHP İl Başkanı İbrahim Kaldırımoğlu’na yüklenen AK Parti İl Başkanı Polat, “Kazandıklarımıza sahip çıkmazsak birileri gelir elimizden alır. Şunu sakın demeyin; ‘Bu devirden sonra başörtüsünü mü yasaklayacaklar, bu devirden sonra sakalı mı yasaklayacaklar?’ Şimdi yer Bayburt 75. Yıl İlkokulu, program eğitim öğretim açılış programı. Önde protokol oturuyor. Vali yardımcısı, milli eğitim müdür vekili. Arka sırada da CHP İl Başkanı. Tabi programa çarşaflı, başörtülü veliler geliyor. CHP’nin zihniyeti, baş örtüsü, çarşaf peçe görünce kırmızı görmüş boğa zannediyorlar kendilerini. Milli Eğitim Müdür Vekiline CHP İl Başkanı diyor ki, ‘bu çarşaflı kadınların burada ne işi var’ peki o çarşaflı kadınların öğrencileri, çocukları orada değil mi? Bu ifadeyi biz nereden hatırlıyoruz. Dün askeriyede oğlunu ziyaret etmek için giden kadını kapı dışarı ettiler ya işte oradan. İnanın eğer biz zayıf olsak, sahip olduklarımızın farkında olmasak elimizdeki bütün kazanımların tekrar geri gitme ihtimali her zaman var.”