Din Görevlilerinin ve Camilerin toplumdaki yeri ve önemine dikkat çekmek, onların gerçek işlevini ortaya koymak, sıkıntılarını dile getirmek ve çözüm önerileri sunmak, camilerin daha işlevsel hale gelmesini sağlamak gibi amaçlar doğrultusunda 1-7 Ekim tarihleri arasında “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” kutlanmaktadır. Camiler ve Din Görevlileri Haftası münasebeti ile yazılı bir açıklama yapan Diyanet-Sen BAYBURT Başkanı İlhan Kelleci. Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nın Din Görevlisi eksenli kutlamasını isteyerek “Bu hafta fedakar din görevlilerimizin toplum açısından öneminin ve yaşadıkları sıkıntıların dile getirildiği bu konularda farkındalık oluşturulan bir hafta olarak kutlanmalıdır” dedi.
Kelleci, yapılan araştırmalarında din görevlilerinin bu haftanın amacına uygun şekilde din görevlilerinin sıkıntılarının ele alındığı bir hafta olarak kutlanmasını istediklerini belirterek “Camiyi ve cemaati sevk eden din görevlilerimiz aynı zamanda beşikten mezara hayatın her alanında insanımızın yanındadır. Tüm ömürlerini din hizmetine adayan toplumun önderi konumundaki din görevlilerimizin Camiler ve Din Görevlileri Haftasını kutuluyor daha iyi ve kaliteli hizmet verebilmeleri için yetkili sendika olarak elimizden gelini yapacağımızı bilmelerini istiyoruz” ifadelerine yer verdi. Din Görevlilerinin peygamber varisleri olduğunu söyleyen Kelleci “Toplumumuzda temel insani ve ahlaki değerlerin yaşamasına, toplumumuzun manen yükselmesine önemli katkılar sağlayan, camilerimizin inşa ve imarında rol alan, dünyevi bir karşılık beklemeden büyük fedakarlıklarda bulunan, samimi davranış ve güler yüzleriyle gönüllerini bütün insanlara açan, hikmet dolu sözleri, dinlendirici hoş sohbetleriyle büyük, küçük herkesin gönlünü kazanan ve görev mahallerinde büyük azim ve gayretle dini hizmetleri en güzel bir şekilde sunmaya gayret eden Din Görevlilerimize karşı son zamanlarda bazı medya kuruluşlarında ve sosyal medya mecralarında yapılan saldırıları kınıyor bu tür haksız saldırıların bir daha yaşanmamasını temenni ediyorum” şeklinde konuştu.
Kelleci açıklamasına şöyle devam etti: Doğum’dan Ölüme Hep Halkımızın Yanında olan Diyanet İşleri Başkanlığımız toplumumun din hizmeti ve irşat görevini din görevlileri vasıtasıyla karşılamaktadır. Bir yandan, başta Kur'an Kursları vasıtasıyla yaygın din eğitimi faaliyetleri yürütülmeye çalışılırken, diğer yandan, cami içi ve dışı din hizmetleri gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır. Bunun yanı sıra, ailede din eğitimi faaliyetlerini desteklemek amacıyla, yetişkin bayanlara yönelik olarak devam ettirilen Kur'an Kursları ile il ve ilçe müftülükleri bünyesinde ailelerin dini konulardaki ihtiyaçlarına cevap vermek üzere Aile ve İrşat ve Rehberlik Büroları faaliyet göstermektedir. Söz konusu faaliyetler müftü, vaiz, Kur’an Kursu öğreticisi, imam-hatip ve müezzin-kayyımlarımız tarafından yerine getirilmektedir. Bunun yanında din görevlileri doğum, sünnet, nişan, nikâh, düğün, yeni doğan çocuklara isim koyma, asker uğurlama vb. hem de kötü günde hastalık, ölüm ve cenaze işlemleri vb. insanların yanında olmaktadırlar. Yani din görevlilerinin hizmet alanı yalnızca camiler değil hastaneler, cezaevleri, çocuk yuvaları, yetiştirme yurtları, huzurevlerini de vb. Ziyaret etmektedirler.Vefa Destek Gruplarında aktif faaliyet icra eden Din Görevlileri Korona’dan Vefat Edenlerin Cenazelerini Yıkama Konusunda Zorlanıyor “5393 Sayılı Belediyeler Kanunu’nun 14. Maddesi kapsamında defin ve mezarlık işleri belediyelerin sorumluluğundadır ve belediyelerin görevlendirdiği gassallar tarafından cenazeler yıkanır. Buna rağmen pandemi döneminde Kovid-19’a bağlı ölümlerde gassal işlevinin din görevlileri - Cami Görevlileri ve Kuran Kursu Öğreticileri-tarafından üstlenilmesi yönünde zorlama ve baskı üretildi. Hukuken görevlerinin arasında olmamasına ve fiilen de kendi istekleri bulunmamasına rağmen bu yönde işlem icra etmeleri istenen din görevlilerine, gassal işlemlerinin icrasını sağlamaya yönelik herhangi bir koruyucu malzeme temini de çoğu zaman gerçekleştirilmiyor. Kendi istek ve iradeleriyle görevi icra etme hali hariç olmak üzere Din görevlileri cenazenin yıkanması noktasında sorumlu ve zorunlu tutulması uygulamasından vazgeçilmelidir. Kurumdaki 4/B’li Çifte Standardı Biran Önce Son Bulmalı Başkanlığımızda halen iki tip 4/B Sözleşmeli personel çalıştırılmaktadır. Tüm 4/B sözleşmeli personel 3+1 formülü ile kadroya alınmalı ve çalışmalarını müteakip 1 yılın sonunda eşi ister kamuda isterse özel sektörde çalışsın tüm 4/B sözleşmeli personel becayiş ve eş durumu tayininden yararlanmalıdır.
Sendika olarak kurum personelimizi sıkıntıya sokan bu uygulamaların bir an önce düzeltilmesini istiyoruz. İlitam Kontenjanları Yükseltilmeli Sendika olarak din görevlilerinin eğitimini son derece önemsiyoruz. Cami ve İlim temasıyla kutlanan bu yıl ki Camiler ve Din Görevliler Haftası’nın ruhuna uygun olarak ilimlerini artırmak eğitimlerine devam etmek isteyen İlahiyat önlisans mezunu arkadaşlarımızın lisanslarını tamamlamalarına imkan sağlanmalıdır. Bu nedenle İlitam kontenjanlarının bir an önce talebi karşılayacak şekilde yükseltilmesini ve kurum personeline özel kontenjan ayrılmasını istiyoruz. Örnek Mekan, Örnek İnsan: Cami ve Din Görevlisi Pandemi sürecinde camilerimiz korona tedbirlerine en çok riayet edilen mekanlar din görevlilerimizde fedakarlıkları ve yaptıkları hizmetlerle örnek insan olmuştur. Bu vesileyle, ülkemizde metropol şehrinden mezrasına, ilinden ilçesine, yeryüzünün en uzak noktasında görev yapan din gönüllüsü kardeşlerime kadar mescit ve camilerde din hizmetlerinin en güzel şekilde yapılması için fedakarca çalışan, topluma rehberlik ve önderlik eden, ilmi, irfanı ve yaşantısıyla örnek olan, mihrabın, minberin ve kürsünün hakkını veren bütün kardeşlerimin Camiler ve Din Görevlileri Haftasını tebrik ediyor, ebediyete irtihal edenlere Cenab-ı Hak’tan rahmet diliyorum.
Güncelleme Tarihi: 02 Ekim 2020, 11:52