Bayburt’ta da artık her şey zamana ayak uydurdu mu  diyelim yoksa şartlar daha da güzele gidiyor da ondan mı diyelim. Onun için diyorum ki şimdi okullu olma var, ama okuyacak çocuklar nerde şimdi; hepsi elektronik çağı çocuğu oldu çıktılar.

Bayburt’ta eskiler hep anlatırlar ne zor şartlarda okula gittiklerini şimdilerse ise zevkle okula gidiyorlar, hatta sınıfta kalıyorlar. Eskiler anlatırdı, kara lastik, siyah önlük, siyah çanta koltuk altına oda yetmiyor okula yakacak taşı, sırayla nöbetçi öğrenciler sobayı yakacak. Kara tahta ve tebeşir tozu yutmak nerde, kağıt haritalar nerede, spor salonları nerede gel de oku okuya bilirsen. Defter, kalem, silgi oda kıt kanaatle bir siyah bir kırmızı kalem, kitap hakeza bulana alana aşk olsun sen ne büyük bir ailesin derlerdi. Halk Eğitim salonu içini mi döküyor sanki yılsonu etkinliğin mi var sanki yeter ki; bir an önce karneleri verin gidelim,

Oysa gel gör ki şimdiler de; okul kıyafetleri her okulun ayrı ayrı, servislerle gitmek varken, okulların bilgi ve teknoloji ile donatılması, her okulun dinlenme spor salonları, konferans salonları var. Oysa şimdilerde çeşit çeşit kalemler, şimdi bunu toptan diyelim kırtasiye çeşit zenginliği ve kitap kaynak bulma yararlanma hele de bilgisayar teknoloji çağında yaşamak varken. Onun için artık çok okumak gerekir çünkü ülkemizde her İlde Üniversite bulunmaktadır, bu da gösteriyor ki; günümüzde daha çok okumayarak rekabet ortamı doğmaktadır.

“Okuma sevgisi ve isteği çoğumuzda vardır. Ancak çeşitli imkânsızlıklar ve ihmaller ile bu isteği yerine getiremeyiz. Kitap okumak bir alışkanlıktır. Bu da genellikle öğrencilik yıllarında kazanılır. Okuma alışkanlığı kazanamamışsak, eldeki imkânları değerlendirip bu güzel alışkanlığı şimdi kazanabiliriz. İnsan okudukça bilgi edinir. Okuma olayı bir uzun yolculuktur; beşikle başlar, mezarla biter. Okulla beraber biten okumalar yarıda kalmıştır. Okuma iğneyle kuyu kazmaktır; kararlılık ister, sabır ister. Okuma bir arayıştır, hakikati, doğruyu, güzeli arayış. Her arayış içinde bulma heyecanını barındırır. Bulursunuz, ikinci, üçüncü... Arayışlar başlar. Umut ve heyecan, okumanın ayrılmaz iki vasfıdır. Okuma insanlığın, umut ve heyecan da canlılığın şartıdır.” İşte bunun güzel bir örneğini gelecek kuşaklara daha emin adımlarla okuyan bir toplum bırakmak adına öğrencilerin okuma alışkanlığını sevdirmek, teşvik etmek gerekir. Geleceğe ışık tutmak yarınları aydınlatmak adına başta öğretmenler olmak üzere veliler, sivil toplum kuruluşları ve kamu kurum kuruluşları destekleriyle başarılı olunur.